Av. Uğur ASLAN - ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN ÇOCUKLA KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINI İSTEME HAKKI
Üçüncü Kişilerin Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasını İsteme Hakkı Nedir ? Üçüncü Kişiler Kimlerdir ? Olağanüstü Hal Nedir ?Yargıtay Kararları Işığında Değerlendirme
Ana babanın çocukla ilişki kurma hakkının yanında belirli şartlarla üçüncü kişiler de çocuk ile kişisel ilişki kurabilirler.
Medeni Kanun bu hususu 325. Maddede düzenlemiştir.[1]
Olağanüstü hâller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir.
Ana ve baba için öngörülen sınırlamalar üçüncü kişiler için kıyas yoluyla uygulanır.
Eski Türk Medeni Kanunu’nda büyükbaba ve büyükannelerle kendi tarafına velayet verilmeyen tarafın kişisel ilişkisini düzenleyen bir hüküm bulunmamaktaydı. Bu da uygulamada büyük sorunlara yol açıyordu. Fakat 18.11.1959 tarihli ve 12 E/ 29 K sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına[2] göre büyükanne ve büyükbabanın torunlarıyla kişisel ilişki kurma hakkı karara bağlanmıştı. Bugün ise üçüncü kişilerle çocuk arasındaki ilişkinin kurulması sorun olmaktan kalkmıştır.
Üçüncü Kişilerden Kim Anlaşılır ?
İlişki kuracak kişilere ilişkin medeni kanun hısımları örnek olarak vermiştir. Burada önemle belirtmemiz gerekir ki bahsedilen hısımlar kavramından anlaşılması gereken sadece kan hısımları değildir. Kayın hısımlığı da bu kavrama dahildir. Ayrıca çocukla sosyal ilişki ve olağanüstü yakınlık kurabilecek kişiler de bu kapsama girerler.
Bu kapsama örnek vermemiz gerekirse[3]
- Büyükana
- Büyükbaba
- Çocuğun vaftiz babası , Kirvesi , Süt annesi vs.
- Çocukla ana-baba ilişkisi benzeri sosyal ilişkiye sahip kişilerin hepsi
Burada önemle belirtmemiz gerekir ki bahsedilen hısımlar kavramından anlaşılması gereken sadece kan hısımları değildir. Kayın hısımlığı da bu kavrama dahildir.
Üçüncü Kişilerin Çocukla Kişisel İlişki Kurmasında Şartlar Nelerdir?
Üçüncü Kişilerin Çocukla Kişisel İlişki Kurmasının 3 temel şartı bulunmaktadır:
1-Çocuğun Menfaatine Hizmet Etmesi
Ana babanın kişisiel ilişki kurma hakkından farklı olarak burada çocuğun menfaatine hizmet etme ilişkinin varoluş sebebidir.[4]
Özellikle boşanmadan sonra ,çocuğun ana veya babasının ölmesi durumunda , ölen tarafın ailesi ile kişisel ilişkinin kurulması , çocuğun yararına olabilir. Üçüncü kişilerle ilişki kurulmasında , çocuğun isteği gözönünde bulundurulur. İlişkinin kurulması için çocukla üçüncü şahıs arasında olağanüstü yakınlık da aranır.[5]
Burada önemle belirtmek isteriz ki hakim çocuğu dinler ve görüşünü alır. Hâkim, somut olay ve tarafların bütün özellikleri hakkında bilgi topladıktan, özellikle çocuğu dinleyip, çocuğun isteğini ve çocuğun psikolojik durumu hakkında uzman görüşünü aldıktan sonra, bu konuda çocuğun yararına en uygun düzenlemeyi yapmalıdır. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 12’nci maddesinde de açıkça düzenlenen ve uygulamada katılım hakkı olarak da anılan çocuğun görüşünün alınması ilkesi uyarınca çocukların kendilerini ilgilendiren önemli konularda, ulaştıkları olgunluk aşamasına göre görüş bildirme, hatta işleme olur verme hakları vardır[6]
2- Olağanüstü Halin Bulunması
Çocuk anne ve babası dışındaki diğer kişilerle ve özellikle de hısımlarıyla ilişkilerini devam ettirmeye ihtiyaç duyuyorsa, bu kişilerin yeri onun için ayrıysa ve bu kişiler hayatında olmadığı takdirde yalnızlık ve duygusal bir boşluk hissediyorsa ve en önemlisi onlarla kişisel bir ilişki kurulmadığı zaman çocuğun manevi ve ahlaki gelişimi tehlikeye giriyor ise bu kişiler ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması için olağanüstü hallerin mevcut olduğu düşünülmelidir.[7]
Olağanüstü halin çocukla kişisel ilişki kurulmasını gerektirmesine örnek olarak[8], birbirinden ayrı yaşayan kardeşler arasında; çocuğun uzun süre yanlarında yetiştiği bakıcı aile ile arasında; anne ve/veya babası ölen çocuğun büyük anne veya büyük babası ile arasında; öz anne veya babasıyla boşandıktan sonra çocuğun üvey babası, üvey annesi ile arasında ilişki kurulması hallerini göstermek mümkündür. Ana babası boşanan veya ana babasından birini kaybeden çocukların, dede ve babaannenin, torunlarını görmek, torun sevgisini tatmak ve çocuğa da bu sevgiyi vermek haklarıdır .Biyolojik ana babanın , çocuklarını yakın akrabalarına evlatlık olarak vermeleri durumunda taraflar arasında yapılacak sözleşme ile, çocuk ile evlatlık veren ana baba arasında kişisel ilişki kurulmasına dair düzenleme yapılabilir. Mesela kocasını trafik kazasında kaybeden bir kadının çocuğunu hiçbir haklı neden olmaksızın kayınvalidesi ile görüştürmemesi durumunda büyükanne mahkemeye başvurarak çocukla aralarında kişisel ilişki kurulmasına yönelik bir karar verilmesini talep edebilir.[9]
3- Üçüncü Kişinin , Çocukla İlişki Kurulmasını Hakimden Talebi
Üçüncü kişilerle çocuk arasında kişisel ilişki kurulması için bir talebin olması gerekir. İstem olmadan hâkimin kendiliğinden (reisen) bu kişilerle çocuk arasında kişisel ilişki düzenleme yoluna gitmesi söz konusu değildir; nitekim madde metninde de çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkından bahsedilmektedir.[10]
Kişisel İlişkiye İlişkin Davalarda Yetkili ve Görevli Mahkeme Neresidir?
Özelikle belirtilmelidir ki hem ana babanın hem de üçüncü kişilerin çocukla kişisel ilişki kurabilmeleri ancak mahkeme kararıyla mümkündür. Kişisel ilişkiye yönelik olarak mahkeme kararıyla bir düzenleme yapılıncaya kadar, velâyet hakkına sahip veya çocuk kendisine bırakılmış kişinin rızası dışında kişisel ilişki kurulamaz[11]. (TMK m. 326/III)
Çocukla kişisel ilişki kurulması, değiştirilmesi veya kaldırılmasına ilişkin davalarda görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir.[12]
Aile Mahkemelerinin bulunmadığı küçük yerlerde Asliye Hukuk Mahkemeleri Aile Mahkemesi sıfatıyla görevli olacaktır. (Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yargılama Usüllerine Dair Kanun Madde 2 )
Çocukla kişisel ilişki kurulması, değiştirilmesi veya kaldırılmasına ilişkin davalarda yetkili mahkeme çocuğun oturduğu yer mahkemesidir.Bu mahkeme , kişisel ilişki kurulmasıyla ilgili tüm tedbirleri alır.[13]
Yargıtay Kararları
ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN ÇOCUKLA KİŞİSEL İLİŞKİ TESİSİ[14]
Kişisel İlişki Süresinin Ana ve Babaya Tanınan Genişlikte Olması Beklenemeyeceği - Anneanne Dede Büyükanne ve Büyükbabalarla Torun Arasındaki Kişisel İlişki Torunun Bunlarla "Aile Bağlarını" Güçlendirmek ve Geliştirmek Onların da Torun Sevgilerini Tatmaya Elverişli Olacak Yeterlilikte Olması Gerektiği
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/12739
K. 2016/12650
T. 28.6.2016
ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN ÇOCUKLA KİŞİSEL İLİŞKİ TESİSİ ( Kişisel İlişki Süresinin Ana ve Babaya Tanınan Genişlikte Olması Beklenemeyeceği - Anneanne Dede Büyükanne ve Büyükbabalarla Torun Arasındaki Kişisel İlişki Torunun Bunlarla "Aile Bağlarını" Güçlendirmek ve Geliştirmek Onların da Torun Sevgilerini Tatmaya Elverişli Olacak Yeterlilikte Olması Gerektiği )
DEDE VE BABAANNE İLE ÇOCUK ARASINDA KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASI ( Çocuğun Yaşı Dikkate Alındığında Yatılı Kişisel İlişki Kurulmasının Çocuğun Sağlığını Ahlaki ve Bedensel Gelişimini Tehlikeye Düşüreceğine Dair Bir Delil Bulunmadığı - Müşterek Çocuk İle Davacılar Arasında Ayın Belirli Haftasonlarında Yarıyıl Tatili ve Yaz Tatillerinde Yatılı Olacak Şekilde Kişisel İlişki Kurulmasına Karar Verileceği )
KİŞİSEL İLİŞKİ TESİSİ ( Çocuğun Yaşı Dikkate Alındığında Davacı-Davalı Dede ve Babaanne İle Çocuk Arasında Yatılı Kişisel İlişki Kurulmasının Çocuğun Sağlığını Ahlaki ve Bedensel Gelişimini Tehlikeye Düşüreceğine Dair Bir Delil Bulunmadığı - Ayın Belirli Haftasonlarında Yarıyıl Tatili ve Yaz Tatillerinde Yatılı Olacak Şekilde Kişisel İlişki Kurulmasına Karar Verilebileceği )
YARDIM NAFAKASI ARAŞTIRMASI ( Davalı-Davacının Ekonomik ve Sosyal Durumunun Araştırılması İçin Kolluğa Yazılan Müzekkere Cevabında Kozmetik Dükkanında Çalıştığı ve Vefat Eden Eşinden de Maaş Bağlandığı - Davacı-Davalılar İse Davalı-Davacı Anne ve Torunlarının Babalarından Maaş Aldığını İddia Ettiği/Yardım Nafakasıyla İlgili Araştırmanın Yeterli Olmadığı )
4721/m.182,364/1
ÖZET : Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyükbabalarla torun arasındaki kişisel ilişki torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır. Çocuğun yaşı dikkate alındığında, davacı-davalı dede ve babaanne ile çocuk arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasının, çocuğun sağlığını, ahlaki ve bedensel gelişimini tehlikeye düşüreceğine dair bir delil bulunmadığına göre, müşterek çocuk ile davacılar arasında ayın belirli haftasonlarında, yarıyıl tatili ve yaz tatillerinde yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekir.
Mahkemece davalı-davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılması için kolluğa yazılan müzekkere cevabında kozmetik dükkanında çalıştığı, vefat eden eşinden de maaş bağlandığı belirtilmiştir. Davacı-davalılar ise, davalı-davacı anne ve torunlarının babalarından maaş aldığını iddia etmişlerdir. Yardım nafakasıyla ilgili araştırma yeterli değildir. O halde dava tarihine göre davalı-davacı anne ve çocuğun babadan dolayı aldığı aylığın kurumdan da sorularak ayrıntılı olarak araştırılması ve Türk Medeni Kanununun 364/1. maddesi kapsamında yoksulluğa düşüp düşmediğinin tespiti ile hasıl olacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından; davalı-davacının kabul edilen nafaka davası ve kişisel ilişkinin süresi yönünden, davalı-davacı tarafından ise; davacı-davalıların kabul edilen torunla kişisel ilişki davası ve nafakanın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1- )Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının temyiz itirazları yersizdir.
2- ) Davacı-davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a- )Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyükbabalarla torun arasındaki kişisel ilişki torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır. Çocuğun yaşı dikkate alındığında, davacı-davalı dede ve babaanne ile çocuk arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasının, çocuğun sağlığını, ahlaki ve bedensel gelişimini tehlikeye düşüreceğine dair bir delil bulunmadığına göre, müşterek çocuk ile davacılar arasında ayın belirli haftasonlarında, yarıyıl tatili ve yaz tatillerinde yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
b- )Mahkemece davalı-davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılması için kolluğa yazılan müzekkere cevabında kozmetik dükkanında çalıştığı, vefat eden eşinden de maaş bağlandığı belirtilmiştir. Davacı-davalılar ise, davalı-davacı anne ve torunlarının babalarından maaş aldığını iddia etmişlerdir. Yardım nafakasıyla ilgili araştırma yeterli değildir. O halde dava tarihine göre davalı-davacı anne ve çocuğun babadan dolayı aldığı aylığın kurumdan da sorularak ayrıntılı olarak araştırılması ve Türk Medeni Kanununun 364/1. maddesi kapsamında yoksulluğa düşüp düşmediğinin tespiti ile hasıl olacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi[15]
Esas No: 2004/6169
Karar No: 2004/6954
Özet: Davacı, torunuyla kişisel ilişki kurulmasına izin verilmesi istemiyle davalı gelini aleyhine dava açmıştır. Ana baba evlidirler, velayeti birlikte kullanmaktadırlar. Babanın da davalı olarak gösterilmesi gereği gözetilmeden karar verilmesi yanlıştır.
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Davacı, torunuyla kişisel ilişki kurulmasına izin verilmesi istemiyle davalı gelini aleyhine dava açmış, mahkemece dava kabul edilmiş, karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar (TMK. md. 336/1). Dosya kapsamına göre kişisel ilişki kurulmak istenen küçük K____ 'nın anne ve babası evli olduğu halde dava sadece çocuğun annesine yöneltilmiş, babası davalı olarak gösterilmemiştir. Velayet hakkı sahiplerinden babanın da davaya dahili ile onun göstereceği kanıtlar toplanmadan eksik hasımla karar verilmesi doğru değildir.
BABAANNE VE DEDENİN TORUNLARI İLE KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASI İSTEMİ[16]
Olağanüstü Hallerin Varlığı Halinde Üçüncü Kişi Sıfatıyla Çocuğun Babaannesi ve Dedesinin de Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasını İsteme Hakkının Bulunduğu/Davacıların Oğlu Olan Çocuğun Babasının Vefat Etmiş Olmasının Olağanüstü Halin Mevcut Olduğunu Gösterdiği - Çocuğu Etkilemeyecek Şekilde Kişisel İlişki Düzenlemesi Yapılması Gerektiği
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/23075
K. 2015/23757
T. 9.12.2015
BABAANNE VE DEDENİN TORUNLARI İLE KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASI İSTEMİ ( Olağanüstü Hallerin Varlığı Halinde Üçüncü Kişi Sıfatıyla Çocuğun Babaannesi ve Dedesinin de Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasını İsteme Hakkının Bulunduğu/Davacıların Oğlu Olan Çocuğun Babasının Vefat Etmiş Olmasının Olağanüstü Halin Mevcut Olduğunu Gösterdiği - Çocuğu Etkilemeyecek Şekilde Kişisel İlişki Düzenlemesi Yapılması Gerektiği )
ÇOCUĞUN DEDE VE BABAANNESİ OLAN DAVACILARIN OĞULLARININ VEFAT ETMİŞ OLMASI ( Olağanüstü Halin Mevcut Olduğunu Gösterdiğinden Çocuğun Babaannesi ve Dedesinin Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasını İsteme Hakkının Olduğu - Kurulacak Kişisel İlişkinin Çocuğun Gelişimini Olumsuz Etkileyeceği ve Onun Zararına Olacağı Yönünde Bir Kanıt Bulunmadığı/Çocuğun Yaşı Da Gözetilerek Bedeni Ve Fikri Gelişimini Olumsuz Etkilemeyecek Şekilde Düzenleme Yapılacağı )
OLAĞANÜSTÜ HALİN MEVCUT OLMASI ( Olağanüstü Hallerin Varlığı Halinde Üçüncü Kişi Sıfatıyla Çocuğun Babaannesi ve Dedesinin De Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasını İsteme Hakkı Mevcut Olup Davacıların Oğlu Olan Baba Vefat Ettiğinden Olağanüstü Halin Mevcut Olduğunun Kabul Edilmesi Gerektiği - Kişisel İlişki Tesisi )
UYGUN SÜRELİ KİŞİSEL İLİŞKİ DÜZENLEMESİ YAPILMASI GEREĞİ ( Kurulacak Kişisel İlişkinin Çocuğun Gelişimini Olumsuz Etkileyeceği Onun Zararına Olacağı Yönünde Bir Kanıt Bulunmadığı - Çocuğun Yaşı Da Gözetilerek Bedeni ve Fikri Gelişimini Olumsuz Etkilemeyecek ve Davalı Annenin Velayet Görevini Gereği Gibi Yerine Getirmesine Engel Olmayacak Şekilde Düzenleneceği )
4721/m. 325
ÖZET : Davacılar, kişisel ilişki kurulması istenilen çocuğun babaannesi ve dedesi olup davacıların oğulları ve çocuğun babası vefat etmiştir. Olağanüstü hallerin varlığı halinde, üçüncü kişi sıfatıyla çocuğun babaannesi ve dedesinin de çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı mevcut olup davacıların oğlu olan baba vefat ettiğine göre, olağanüstü halin mevcut olduğunun kabul edilmesi gerekir. Kurulacak kişisel ilişkinin çocuğun gelişimini olumsuz etkileyeceği, onun zararına olacağı yönünde bir kanıt da bulunmadığından çocuğun yaşı da gözetilerek, bedeni ve fikri gelişimini olumsuz etkilemeyecek ve davalı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olmayacak şekilde davacılar ile çocuk arasında uygun süreli kişisel ilişki düzenlemesi yapılması gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacılar, kişisel ilişki kurulması istenilen 20.09.2013 doğumlu Ö.'in babaannesi ve dedesidir. Davacıların oğulları ve çocuğun babası A. 22.05.2013 tarihinde vefat etmiştir. Olağanüstü hallerin varlığı halinde, üçüncü kişi sıfatıyla çocuğun babaannesi ve dedesinin de çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı mevcuttur ( TMK.md.325 ). Davacıların oğlu olan baba vefat ettiğine göre, olağanüstü halin mevcut olduğunun kabul edilmesi gerekir. Bununla birlikte dosya kapsamında kurulacak kişisel ilişkinin çocuğun gelişimini olumsuz etkileyeceği, onun zararına olacağı yönünde bir kanıt da bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, özellikle kişisel ilişki kurulması istenilen 20.09.2013 doğumlu Ö.'n yaşı da gözetilerek, bedeni ve fikri gelişimini olumsuz etkilemeyecek ve davalı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olmayacak şekilde davacılar ile çocuk arasında uygun süreli kişisel ilişki düzenlemesi yapılması gerekirken; yetersiz gerekçeyle isteğin reddi usul ve yasaya aykırıdır.
T.C.[17]
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/12739
K. 2016/12650
T. 28.6.2016
ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN ÇOCUKLA KİŞİSEL İLİŞKİ TESİSİ ( Kişisel İlişki Süresinin Ana ve Babaya Tanınan Genişlikte Olması Beklenemeyeceği - Anneanne Dede Büyükanne ve Büyükbabalarla Torun Arasındaki Kişisel İlişki Torunun Bunlarla "Aile Bağlarını" Güçlendirmek ve Geliştirmek Onların da Torun Sevgilerini Tatmaya Elverişli Olacak Yeterlilikte Olması Gerektiği )
DEDE VE BABAANNE İLE ÇOCUK ARASINDA KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASI ( Çocuğun Yaşı Dikkate Alındığında Yatılı Kişisel İlişki Kurulmasının Çocuğun Sağlığını Ahlaki ve Bedensel Gelişimini Tehlikeye Düşüreceğine Dair Bir Delil Bulunmadığı - Müşterek Çocuk İle Davacılar Arasında Ayın Belirli Haftasonlarında Yarıyıl Tatili ve Yaz Tatillerinde Yatılı Olacak Şekilde Kişisel İlişki Kurulmasına Karar Verileceği )
KİŞİSEL İLİŞKİ TESİSİ ( Çocuğun Yaşı Dikkate Alındığında Davacı-Davalı Dede ve Babaanne İle Çocuk Arasında Yatılı Kişisel İlişki Kurulmasının Çocuğun Sağlığını Ahlaki ve Bedensel Gelişimini Tehlikeye Düşüreceğine Dair Bir Delil Bulunmadığı - Ayın Belirli Haftasonlarında Yarıyıl Tatili ve Yaz Tatillerinde Yatılı Olacak Şekilde Kişisel İlişki Kurulmasına Karar Verilebileceği )
YARDIM NAFAKASI ARAŞTIRMASI ( Davalı-Davacının Ekonomik ve Sosyal Durumunun Araştırılması İçin Kolluğa Yazılan Müzekkere Cevabında Kozmetik Dükkanında Çalıştığı ve Vefat Eden Eşinden de Maaş Bağlandığı - Davacı-Davalılar İse Davalı-Davacı Anne ve Torunlarının Babalarından Maaş Aldığını İddia Ettiği/Yardım Nafakasıyla İlgili Araştırmanın Yeterli Olmadığı )
4721/m.182,364/1
ÖZET : Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyükbabalarla torun arasındaki kişisel ilişki torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır. Çocuğun yaşı dikkate alındığında, davacı-davalı dede ve babaanne ile çocuk arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasının, çocuğun sağlığını, ahlaki ve bedensel gelişimini tehlikeye düşüreceğine dair bir delil bulunmadığına göre, müşterek çocuk ile davacılar arasında ayın belirli haftasonlarında, yarıyıl tatili ve yaz tatillerinde yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekir.
Mahkemece davalı-davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılması için kolluğa yazılan müzekkere cevabında kozmetik dükkanında çalıştığı, vefat eden eşinden de maaş bağlandığı belirtilmiştir. Davacı-davalılar ise, davalı-davacı anne ve torunlarının babalarından maaş aldığını iddia etmişlerdir. Yardım nafakasıyla ilgili araştırma yeterli değildir. O halde dava tarihine göre davalı-davacı anne ve çocuğun babadan dolayı aldığı aylığın kurumdan da sorularak ayrıntılı olarak araştırılması ve Türk Medeni Kanununun 364/1. maddesi kapsamında yoksulluğa düşüp düşmediğinin tespiti ile hasıl olacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekir.
a- )Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyükbabalarla torun arasındaki kişisel ilişki torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır. Çocuğun yaşı dikkate alındığında, davacı-davalı dede ve babaanne ile çocuk arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasının, çocuğun sağlığını, ahlaki ve bedensel gelişimini tehlikeye düşüreceğine dair bir delil bulunmadığına göre, müşterek çocuk ile davacılar arasında ayın belirli haftasonlarında, yarıyıl tatili ve yaz tatillerinde yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
b- )Mahkemece davalı-davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılması için kolluğa yazılan müzekkere cevabında kozmetik dükkanında çalıştığı, vefat eden eşinden de maaş bağlandığı belirtilmiştir. Davacı-davalılar ise, davalı-davacı anne ve torunlarının babalarından maaş aldığını iddia etmişlerdir. Yardım nafakasıyla ilgili araştırma yeterli değildir. O halde dava tarihine göre davalı-davacı anne ve çocuğun babadan dolayı aldığı aylığın kurumdan da sorularak ayrıntılı olarak araştırılması ve Türk Medeni Kanununun 364/1. maddesi kapsamında yoksulluğa düşüp düşmediğinin tespiti ile hasıl olacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi[18]
Esas No: 2005/12054
Karar No: 2005/14804
Özet: Davacılar, çocuğun babaannesi ve dedesidir. Kişisel ilişki tesis edildiğinde çocuğun huzurunun tehlikeye gireceğine ve davacıların bu haklarını amacına aykırı olarak kullanacaklarına dair dosyada delil yoktur. Davanın kabulü gerekir.
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde, çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere ve özellikle hısımlarına da tanınabilir (TMK. md. 325/1). Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle, sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK. md. 182/2)
Küçük S____, 1999 doğumludur. Annesi ve babası boşanmışlardır, boşanma kararı ile velayeti annesine verilmiştir. Karar 10.12.2002 tarihinde kesinleşmiş, çocuğun babası 15.2.2003 tarihinde ölmüştür.
Davacılar, çocuğun babaannesi ve dedesidir. Kişisel ilişki tesis edildiğinde çocuğun huzurunun tehlikeye gireceğine ve davacıların bu haklarını amacına aykırı olarak kullanacaklarına dair dosyada delil yoktur. Davacıların torunlarını görmek ve onunla uygun kişisel ilişki kurmak, torun sevgisini tatmak ve çocuğa da bu sevgiyi vermek haklarıdır. Uygun kişisel ilişki tesisi gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir.
2. Hukuk Dairesi [19]
2016/10491 E. , 2016/11696 K.
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Torunla Kişisel İlişki Kurulması
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde, çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere ve özellikle hısımlarına da tanınabilir (TMK m. 325/1). Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle, sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK m.182/2). Baba öldüğüne göre, büyükbaba ve babaanne torunları ile kişisel ilişki kurulmasını istemekte haklıdırlar. Kişisel ilişki tesis edildiğinde çocuğun huzurunun tehlikeye gireceği ve davacıların bu hakkı amacına aykırı kullanacaklarına dair dosyada delil de yoktur. Bu sebeple davacılar ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması isabetli ise de; kişisel ilişki çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde tanınabilir. Çocuk 2005 doğumlu olup, ilköğretim çağındadır. Her ayın birinci ve üçüncü hafta sonları Cumartesi günleri saat 09.00'dan Pazar günleri saat 17.00'ye kadar, dini bayramların ikinci günü 09.00'dan üçüncü günü 17.00'ye kadar, yarıyıl tatilinin ilk haftası ve 1-31 Temmuz tarihleri arasında gösterilen saatler arasında kişisel ilişki tesisi, küçüğün yaşı itibarıyla bedeni ve fikri gelişimini olumsuz yönde etkileyebileceği gibi, davalı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine de engel olacaktır. Ayrıca, babanın yerine büyükbaba ve babaannenin ikame edilerek, babaya uygun olabilecek genişlikte bir kişisel ilişki düzenlemesi; Türk Medeni Kanununun 325. maddesinin düzenlenme amacına da aykırıdır. O halde, daha kısa sürelerle ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
(Bu makale, sayın Av. Uğur Aslan tarafından kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi makalenin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan makalenin bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)
-----------------------------------------
URL
YORUMLAR