Hem tek tarafa borç yükleyen sözleşmelerde hem de iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde hasarın geçişi olgusu söz konusu olabilmektedir. Bağışlama gibi tek tarafa borç yükleyen sözleşmelerde meydana gelen hasarı belirlemek kolay olmaktadır. Bu sözleşmelerde hasara alacaklı katlanmaktadır. Ancak satım, eser, trampa gibi iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde hasarın geçişi, bu sözleşmelerde karşı edimin de bulunması hasebiyle çözülmesi gereken bir sorunu meydana getirir. Bu kapsamda eser sözleşmesinde hasarın taraflara ne şekilde geçtiği ve durumun tabi olduğu kurallar çalışmamızın konusunu oluşturmaktadır.
- Genel Olarak Hasar ve Hasarın Geçişi Kavramı
Hasar, köken itibariyle Arapça bir kelimedir. Türk Dil Kurumuna göre hasar; “herhangi bir olayın yol açtığı kırılma, dökülme, yıkılma gibi zarar”dır.[1] Geniş anlamda hasar, herhangi bir şeyin telef ve zayi olması veya kötüleşmesidir. Borçlar hukuku anlamında hasar ise, daha çok tesadüfi bir olay neticesinde kişinin malvarlığında meydana gelebilecek ihtimali azalmadır.[2]
Belirtmek gerekir ki, hem tek tarafa borç yükleyen sözleşmelerde hem de iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde hasardan bahsedilebilecektir. Şu farklar ki; tek tarafa borç yükleyen bağışlama gibi sözleşmelerde yalnızca edim hasarına kimin katlanacağından söz edilirken, iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde hem edim hem de karşı edim hasarından söz edilmektedir. Eser, satım, trampa gibi tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde önem arz eden husus, edimin sonraki imkansızlığı sebebiyle borcundan kurtulan borçlunun karşı edimi talep etme hakkının bulunup bulunmadığıdır. Yani bir başka deyişle karşı edim hasarının akıbetinin ne olacağıdır. Bu bağlamda eser sözleşmesinde hasar sorununa yol açan bir olaydan sonra yüklenicinin ücretini isteyip isteyemeyeceği, malzemenin hasarına kimin katlanacağı gibi sorunlar ortaya çıkar.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda (“TBK”) bu sorunlar ile ilgili düzenlemeler bulunmaktadır. TBK m.483’te eserin tesliminden önce beklenmedik olay sonucu yok olması halindeki hasar, TBK m.485’te iş sahibi ile ilgili beklenmedik olay sonucunda ifanın imkansızlaşması halindeki hasar ve son olarak TBK m.486’da yüklenicinin ölümü veya kusuru olmaksızın yeteneğini kaybetmiş olması halinde ortaya çıkan hasar durumlarının hangi tarafa yükletileceği düzenlenerek çözüme kavuşturulmuştur.
- Eser Tesliminden Önce Eserin Beklenmedik Olay Sonucu Yok Olması Halinde Hasarın Geçişi
Eser teslimi, genel olarak yüklenicinin eseri teslim etmesi ifa düşüncesiyle tamamlanmış maddi eseri iş sahibine sunmasıdır. Maddi olmayan eserler de ise, teslimden amaç eserin tamamlanmış olduğunun iş sahibine bildirilmesidir.[3] Teslimden önce beklenmedik olay sonucu eserin yok olması halini düzenleyen TBK m.483’e göre;
“(1) Eser teslimden önce beklenmedik olay sonucu yok olursa iş sahibi, eseri teslim almada temerrüde düşmedikçe, yüklenici yaptığı işin ücretini ve giderlerinin ödenmesini isteyemez. Bu durumda malzemeye gelen hasar, onu sağlayana ait olur.
(2) Eserin iş sahibince verilen malzeme veya gösterilen arsanın ayıbı veya iş sahibinin talimatına uygun yapılması yüzünden yok olması durumunda yüklenici, doğabilecek olumsuz sonuçları zamanında bildirmişse, yaptığı işin değerini ve değere girmeyen giderlerinin ödenmesini isteyebilir. İş sahibinin kusuru varsa, yüklenicinin ayrıca zararının giderilmesini de isteme hakkı vardır.”
Bu bağlamda, tamamlanınca ferdi olarak belli olan bir eser teslim edilmeden önce taraflara isnadı kabil olmayan bir sebep yüzünden yok olursa, yüklenici için kusursuz ifa imkansızlığı ortaya çıkacak ve borcu TBK m.136/1 uyarınca sona erecektir. Bu durumda hasar, TBK m.136/2 ve yukarıda belirtilen TBK m.483 uyarınca yükleniciye geçecektir. Böylece yüklenici, sözleşmenin kendisine yüklediği borçtan kurtulacak, ancak bununla birlikte ücret alacağını ve giderlere ilişkin alacağını kaybedecektir. Yani beklenmedik bir hal nedeni ile ortaya çıkan imkânsızlık nedeniyle edim hasarına iş sahibi, karşı edim hasarına ise ücretini elde edemeyen müteahhit katlanacaktır.
- İş Sahibi Yüzünden İfanın İmkansızlaşması Halinde Hasarın Geçişi
Geçerli bir eser sözleşmesinde eserin tamamlanması ve yüklenicinin eseri teslim borcunu yerine getirmesi, iş sahibinden kaynaklanan beklenmedik bir olay neticesinde imkânsız hale gelmesi durumundaki hasarın kime ait olacağı sorunu TBK m.485’te düzenlenmiştir. Buna göre;
“(1) Eserin tamamlanması, iş sahibi ile ilgili beklenmedik olay dolayısıyla imkansızlaşırsa yüklenici, yaptığı işin değerini ve bu değere girmeyen giderlerini isteyebilir.
(2) İfa imkansızlığının ortaya çıkmasında iş sahibi kusurluysa, yüklenicinin ayrıca tazminat isteme hakkı vardır.”
Buna göre, eserin tamamlanmasının imkânsız hale gelmesi, iş sahibi ile ilgili beklenmedik bir olay neticesinde oluşursa hasar iş sahibine geçecek ve yüklenici, o ana kadar yaptığı işin değerini ve bu değere girmeyen masraflarını iş sahibinden talep edebilecektir. Bu durumlar iş sahibinin kişiliğinden kaynaklanabileceği gibi, onun işletmesinden, kendisinin veya ifa yardımcılarının davranışlarından veya ona ait rizikolar çerçevesine giren bir olaydan da kaynaklanabilecektir.
- Yüklenicinin Kusuru Olmaksızın Kendinden Kaynaklanan Bir Nedenle İfanın İmkansızlaşması Halinde Hasarın Geçişi
TBK m. 486’da “yüklenicinin ölümü veya yeteneğini kaybetmesi” başlığı ile yüklenicinin kusuru olmaksızın kendinden kaynaklanan nedenle ifanın imkansızlaşarak sözleşmenin sona ermesi halinde hasarın kime ait olacağı düzenlenmiştir. Bu hükme göre;
“Yüklenicinin kişisel özelleri göz önünde tutularak yapılmış olan sözleşme, onun ölümü veya kusuru olmaksızın eseri tamamlama yeteneğini kaybetmesi durumunda kendiliğinden sona erer. Bu durumda iş sahibi, eserin tamamlanan kısmından yararlanabilecek ise, onu kabul etmek ve karşılığını vermekle yükümlüdür.”
Hükümden anlaşılacağı üzere bu durumda karşı edim hasarı iş sahibine yükletilmiştir. Bu madde kapsamında yüklenicinin ölümü veya kusuru olmaksızın eseri tamamlama yeteneğini kaybetmesi halinde eser sözleşmesi kanundan dolayı, tarafların herhangi bir bildirimde bulunmalarına gerek olmaksızın ileriye etkili olarak sona erecektir. Söz konusu madde uyarınca sözleşmenin kendiliğinden sona erdiği durumlarda şayet eserin bir kısmı tamamlanmış ise ve iş sahibi de tamamlanan bu kısımdan yararlanabilecek ise, tamamlanan kısmı kabul etmek ve karşılığını da vermekle yükümlüdür. Örneğin, sadece boya badanası kalmış bir inşaatı, karşı taraf kabul etmek ve bedelini ödemekle yükümlüdür.
- Sonuç
Yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de buna karşılık yükleniciye bir bedel ödemeyi üstlendiği eser sözleşmesinde karşılıklı edimlerin tam olarak ifa edilmediği bazı durumlarda hasara kimin katlanacağı, imkânsızlık şeklinde ortaya çıkan ifa engelinin olumsuz sonuçlarının, borç ilişkisinin taraflarından hangisinin malvarlığında doğacağı sorunu borçlar hukukunun en mühim sorunlarından biridir.
Eser, satım, trampa gibi iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde hem edim hem de karşı edim hasarından söz edilmektedir. TBK m.483’te eserin tesliminden önce beklenmedik olay sonucunda yok olması halindeki hasar, TBK m.485’te iş sahibi ile ilgili beklenmedik olay sonucu ifanın imkansızlaşması halindeki hasar ve son olarak TBK m.486’da yüklenicinin ölümü veya kusuru olmaksızın yeteneğini kaybetmiş olması halinde ortaya çıkan hasar durumlarının hangi tarafa yükletileceği düzenleme altına alınmıştır.
Stj. Av. Irmak Erten
YORUMLAR